Kuantum BİZ!

Kuantum BİZ!

Evvel zaman içinde fizikçiler dünyayı önce madde ve düşünce sonra madde ve enerji olarak ikiye böldüler. Bu çiftlerin her bir üyesinin bir diğerinden tamamen ayrı olduğu düşünüldü. Ama değiller! Bununla birlikte, bu zihin ve madde ikililiği dünya görüşümüzü de şekillendirdi.; Gerçeklik önceden belirlenmişti ve insanlar bırakın düşüncelerini, eylemlerini bile değiştirmek konusunda pek etkili değildi.


Şimdi mevcut anlayışımıza geri gelelim: Tüm olası gerçekleri kapsayan, düşünce ve duygularımıza yanıt veren engin, görünmez bir enerji alanının parçalarıyız. Soru şu: Gerçekliğimi yaratmak için zihnimi kullanabilir miyim? Eğer öyleyse bu, öğrenebileceğim ve olmak istediğim insan olmak ve yaşamak istediğim hayatı yaratmak için kullanabileceğim bir beceri midir?


Gerçeklerle yüzleşelim. Hiçbirimiz mükemmel değiliz. İster fiziksel benliğimizde, ister duygusal benliğimizde bir değişiklik yapmak istiyor olalım hepimiz aynı arzuya sahibiz. Yaşamı, olduğumuzu düşündüğümüz ya da olduğumuza inandığımız bir versiyon olarak yaşamak istiyoruz. Aynanın önünde durup belimizdeki yağlara baktığımızda sadece bir şey görmüyoruz. O günkü ruh halimize bağlı olarak, ya daha zayıf, formda bir versiyon olarak, ya da ağır şişman bir versiyon olarak görüyoruz. Bu görüntülerin hangisi gerçek?


Hangisi Gerçek?


Bakış açımız duygusal yükümüze göre değişiyor. Bu yazıya çekilmiş olmanızın sebebi büyük olasılıkla yaşamınızda uzun soluklu değişiklikler yapmak için sarf ettiğiniz gayretlerin, kendinize dair hayal ettiğiniz ideale erişememiş olmalarıdır.


Her zaman değişmek için yeni bir bilgiye kucak açmak ve yeni tecrübeler yaşamak adına kendimize ve dünyaya dair yeni bir anlayışa erişmek zorundayız. Mevcut gerçekliğimize razı olmak zorunda değiliz; her an yeni bir gerçeklik yaratabiliriz. Hepimiz bu beceriye sahibiz.


Bunu derinlemesine düşünün: Gerçekten her an yeni bir gerçeklik yaratabildiğinizi bilseydiniz, arzu ettiğiniz kaderi kasıtlı olarak yaratma gayretlerinizde tek bir günü bile boşa geçirir miydiniz?


Yaşamınızı değiştirmek için gerçekliğin doğasına dair inançlarınızı değiştirin!

Mevcut gerçekliği görme şeklinizi değiştirmedikçe, yaşamınızdaki her türlü değişiklik gelişigüzel ve geçici olacaktır. Daimi ve arzu edilen sonuçlar üretmeye bir şeylerin neden olduğu ( dışarıdan etken ) konusundaki düşüncelerinizi gözden geçirmek zorundasınız. Bunu yapmak için neyin gerçek ve doğru olduğuna dair yeni bir yoruma açık olmak zorundasınız.


Anlayış anlamında bazı temel değişimler yaşamaya hazır olun!


Üzerinde durduğunuz somut zemin...somut değil!


Kuantum fiziği ortaya çıkmadan önce, insanlar bir atomun içinde ya da çevresinde yer edinmiş daha küçük nesnelerle nispeten katı bir çekirdekten oluştuğuna inanırlardı. Bir atomu oluşturan atom altı partiküllerin kütlesini yeterince güçlü bir aletle ölçebileceğimiz ve sayabileceğimiz fikri, bu teoriyi çayırda otlayan inekler kadar olağan göstermişti. Atomlar katı maddelerden yapılırlar, değil mi?


Kuantum modeliyle anlaşıldığı üzere, bunun gerçeklikle uzaktan yakından ilişkisi yoktur. Atomlar ağırlıklı olarak boş alandırlar, atomlar enerjidir. Şunu düşünün, çünkü hazmetmesi biraz zor olacak: Yaşamınızda fiziksel olan şeyler somut madde değildir, hepsi enerji alanı ya da bilginin frekans kalıplarıdır. Madde " bir şeyden " (partikül) ziyade " hiçbir şeydir (enerji).


Aşağıdaki resimde gerçek bir kuantum atomu göreceksiniz!










Bu bir atomun en gerçekçi modelidir. Maddesel anlamda bir " hiç " ama potansiyel anlamda her şeydir.


Bir diğer bulmaca!


Bir diğer bulmaca: Atom-altı partiküller ve daha büyük nesneler farklı kurallara göre hareket ederler.


Kuantum fizikçilerin keşfettiği şey, atomları oluşturan küçük partikülleri gözlemleyen ( ve ya ölçen ) kişinin enerji ve madde davranışlarını etkilediğiydi. Kuantum deneyleri elektronların görünmez bir enerji alanında sonsuz bir ihtimal ve ya olasılıklar diziliminde eşzamanlı olarak var olduklarını gösterdi. Ama yalnızca bir gözlemci dikkatini herhangi bir elektronun herhangi bir yerine verdiğinde o elektron ortaya çıkar. Diğer bir deyişle, biz onu gözlemleyene kadar bir partikül gerçekte - yani bildiğimiz şekliyle - yer ve zamanda oluşamaz!


Kuantum fiziği bu fenomene " gözlemci etkisi " adını verir.


Neden bu makalenin başlığına "kuantum BİZ" adını verdiğimi şimdi anladınız mı? Atom-altı seviyede enerji sizin farkındalıklı dikkatinize cevap verir ve maddeye dönüşür. Gözlemci etkisini yönlendirmeyi ve olasılığın sonsuz dalgalarını sizin seçtiğiniz gerçekliğe dönüştürmeyi öğrenseniz yaşamınız nasıl değişirdi?


İstediğiniz yaşamı gözlemle konusunda daha iyi olur muydunuz?


Sonsuz sayıda olası gerçeklik gözlemciyi bekler


Öyleyse şunu düşünün: Fiziksel evrendeki her şey elektron gibi atom -altı partiküllerden oluşur. Doğaları gereği bu partiküller, saf potansiyel olarak var olduklarında gözlenmedikleri sürece dalga evresindedirler. Gözlemlenene kadar potansiyel olarak "her şey" ve "hiçbir şeydirler". Gözlemlenene kadar her yerde ve hiçbir yerde var olurlar. Bu yüzden fiziksel gerçekliğimizdeki her şey saf potansiyel olarak var olur.


Atom-atlı partiküller eşzamanlı olarak sonsuz sayıda olası yerde var olabiliyorsa bizler potansiyel olarak sonsuz sayıda olası gerçekliği VAROLUŞA ÇÖKERTME becerisine sahibiz!


Yeni bilgiye açık olma gayretinizi en üst seviyeye getirin dememde ki temel nokta buydu işte; bu yeni bilgiyi samimi bir şekilde uygulayarak ve her gün tekrar edip çabalayarak zihninizin bir "gözlemci" olarak kuantum partiküllerini çökertebileceğini ve engin sayıda atom-altı olasılık dalgasını, yaşamınızda tecrübe adı verilen arzu ettiğiniz fiziksel bir olaya dönüştürebileceğinizi öğrendiniz.


Kaderinizi kasıtlı olarak etkilemek için gözlem becerilerinizi nasıl geliştirebileceğinizi öğrendiğinizde yaşamınızın en ideal versiyonunu yaratma konusunda ciddi yok kat etmiş olursunuz. Adım adım nasıl yapabileceğimiz konusunda Hak Atölyesi size rehberlik edecektir!


Yaşama Dair kategorisinde ki yazılarımızı takip edin!

Hak Atölyesi" nde başarının sıkı çalışmanın, eğitimin ve sabrın sonucu olduğuna inanıyoruz. Verilen örnekler genel olarak değerlendirilmemeli ve hiçbir zaman sonuç garantisi olmadığı bilinmelidir. Sağlanan bilgiler doğası gereği eğiticidir ve yasal veya finansal tavsiye niteliğinde değildir. Bu web sitesini veya herhangi bir ilgili materyali kullanarak, kendi sonuçlarınızın veya bunların eksikliğinin tüm sorumluluğunu almayı kabul edersiniz. Ekibimiz sizi desteklemek için burada, ancak herhangi bir aksiyona geçmeden veya herhangi bir risk almadan önce her zaman durum tespiti yapmalısınız. Başarı sizin göreviniz, yükümlülüğünüz ve sorumluluğunuzdur.


Risk uyarısı: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, protföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.

Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Risk Warning: Investment information, comments and recommendations contained herein are not within the scope of investment consultancy. Investment consultancy service is provided within the framework of investment consultancy agreement to be signed between brokerage houses, portfolio management companies, non-deposit banks and the customer. The comments and recommendations contained herein are based on the personal opinions of those commenting and recommending. These views may not be suitable for your financial situation and risk and return preferences. Therefore, making an investment decision based solely on the information contained herein may not yield results that meet your expectations.

Erguvan Global Limited | +44 7873 739240 | 71-75 Shelton Street, Covent Garden, London,

United Kingdom, WC2H 9JQ

© Telif Hakkı 2023 | Tüm Hakları Saklıdır.